19 Haziran 2010 Cumartesi

Papağan Matra


"Zaman yapıldığım öz;
Zaman beni sürükleyen bir nehir, ama nehir benim;
Beni parçalayan bir kaplan, ama kaplan benim;
Beni tüketen bir ateş, ama ateş benim.
Evren ne yazık ki gerçek; ben ne yazık ki Borges'im*"




PAPAĞAN MATRA

Başlangıçta hiçbir şey yoktu
Sonra gözlerini kırptı jaguar

Çiçekli gecelikler giyiyordu papağanlar
Nemli ve kasvetli hülyalara uyandılar
Gecelikleri soyunup geceyle başbaşa kaldılar
Sonra gözlerini kırptı jaguar
Dişlerini kaşıdı, sıfır dedi, tıslıyordu
Başlangıçta hiçbir şey yoktu
Sonra jaguara inandı ağaçlar

Sessizlikte bir taş gibi ufalanıyor
Un ufak oluyordu sözler ve şamanlar
Sonra sustu sessizlik. Bir ağacın üstünde
Kara jaguarın sol omzuna konan papağanın
Kırmızı - yeşil tüylerinin arasında saklandı
Lâl oldu, al oldu, ala oldu
Şamanların yılan ellerine yol oldu
Sonra şamanlar bir ağaca dayandılar
Jaguara inandılar

İnsanlar gözlerini kaçırmadan dosdoğru toprağa bakıyorlardı
Toprak gece gibi uluyordu, toprak inliyordu kara bir büyüydü
Eski bir iksirdi, zaman esansıydı, iç içe kapılardı. Büyüyordu
İnsanlar gözlerini kaçırmadan, dosdoğru topraktan geçiyorlardı
İnsanların hepsi çocuktu ve yeşil yapraklıydılar. Yola çıktılar
Sonra insanlar ağacın oğluna dayandılar, ormana inandılar

Yolun sonunda hiçbir şey yoktu
Sonra gözlerini kırptı jaguar

E.A.


"*El tiempo es la sustancia de la que estoy hecho.
El tiempo es un río que me arrebata, pero yo soy el río;
es un tigre que me destroza, pero yo soy el tigre;
es un fuego que me consume, pero yo soy el fuego.
El mundo, desgraciadamente es real; yo desgraciadamente soy Borges."

Jorge Luis Borges


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder